Scarpa Elçimiz Çağlar Kasım'ın Aladağlar Epic Trail Tecrübesi

Scarpa ekibi tarafından Scarpa Golde Gate 2 ATR ayakkabım, Scarpa koşu çantam, yarışma kaydım ve konaklama imkanım karşılanmış şekilde başka bir müsabaka için bulunduğum İzmir ilinden aracımla sabahın ilk saatlerinde yola koyuldum.

Aladağlar’da ilk kez koşacak olmam ve Scarpa Ailesi ile beraber olacağımdan dolayı heyecanım katlanıyordu. Uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra saat 00:20’de ancak konaklayacağım otele varabildim. Scarpa Ekibi beni karşıladı, yarışma kitimi teslim etti ve kalacağım odaya kadar eşlik etti. Ekibimiz yarışma gününe ait tüm planlamaları yapmıştı. Kaçta kalkacağımız, kahvaltı saati, hareket saati vb. O gece bütün bunları duymak ,yastığa başımı koyduğum anda bütün yorgunluğumu aldı ve bu ailenin bir parçası olmaktan aşırı mutluluk duymaya başlamıştım.

Sabah uyandığımda derhal yarışma rutinim olan soğuk duşumu alıp Scarpa çantama zorunlu malzemeleri yerleştirdim, Scarpa Golden Gate 2 ATR ayakkabılarımı giydim ve tüm son hazırlıklarımı tamamladıktan sonra kahvaltıya indim. Kahvaltıyı Scarpa Ekibimizin diğer sporcuları ile birlikte sohbet muhabbet eşliğinde yaptıktan sonra yine ekibimizin elleriyle özel olarak hazırladığı filtre kahvenin kokusu ve tadıyla kendime geldim.

Yarışmaya ait çantalarımı Scarpa Takım aracımıza yerleştirdikten sonra filtre kahve ve hoş sohbet eşliğinde Çukurbağ’daki Taurus Guest House konaklama yerimizden start ve finish alanı olan Sarı Mehmet’in Yurdu denilen bölgeye hareket ettik. Bir önceki gece karanlığında geldiğim için sadece çıktığım rakımı hissetmiştim. Günün ilk ışıkları ile birlikte o mükemmel coğrafya ortaya çıkmıştı. Kafamı bir sağa sola çevirmekten kendimi alamıyor, bulutların üstünde kalan tepelere olan merakım daha da artıyordu. Start alanına geldiğimizde tek isteğim biran önce yarışmanın başlaması ve bu eşsiz coğrafya’ya kendimi kaptırmaktı. Yarışmada kullanacağım jellere kadar düşünülmüş olması beni daha da mutlu etti.

Tüm hazırlıklarımı tamamlayıp ısınmaya başlarken bile gözlerim yarışmacılarda değil heyecanla tırmanmayı beklediğim tepelerdeydi. Güzelce ısındıktan sonra starttaki yerimi aldım ve start kornası ile birlikte en öne fırladım. Hızlı bir start olmasına rağmen güzel bi organizasyonda, eşsiz bir coğrafyada olduğunu bilmek ve ayağımdaki Scarpa Golden Gate 2 ATR’nin verdiği konfor ve sağladığı hız ile vücudum zorlanmadan akmasına sebep oldu. 13 k parkurunu koşan sporcuların bile en önünde teknik inişler başlar başlamaz takım arkadaşım Ayhan ile beraber liderlikteki yerimizi almıştık. Scarpa Koşu çantam içindeki zorunlu malzemelere ve suluklara rağmen sanki vücudumun bir parçasıymışcasına varlığını hissettirmiyordu.

Teknik kanyon inişi bitmiş, geniş taşlı dere yatağı rotası artık yerini tırmanışa doğru bırakmıştı. Bir önceki hafta sonu cumartesi günü Gölpazarı Ultra 20 K parkurunu Genel Tasnif 1.lik ile kazanmış olmamın,yine ertesi gün Körfez Kiraz Koşusu 10 K yol yarışını Genel Tasnif 4.lük ile bitirmiş olmanın hatta aynı hafta içinde de İzmir’de Çarşamba ve Perşembe günlerinde 1500 -3000 metre pist yarışlarına katılmanın ve sırasıyla Ankara,Bilecik,Kocaeli,İzmir,Niğde yolcuklarının yaklaşık 3000 km araç kullanmanın verdiği yorgunluğu hissetmeye başlamıştım. Takım arkadaşımın 1. gitmesi benimde 3. olan sporcu arkadaşımla aramın baya açılmış olması ve yolculuklar esnasında aşırı sıcaklardan dolayı açmak zorunda kaldığım klimanın üst solunum yolumda hastalığa sebebiyet vermesi nedeniyle hızlanmamaya sıralamamı korumaya karar verdim. Bu esnada az önce içinden geçtiğimiz ve sağımızda kalan kanyonu izliyor arada birde çıkacağımız tepelere göz atıyordum. Artık sıra ilk defa burada yaptığım yarışma psikolojisini bir kenara bırakıp coğrafyanın tadını çıkarmaya gelmişti.

Scarpa’nın ana sponsoru olduğu bu muazzam organizasyonda eşsiz coğrafyada her adımımda aşırı zevk alıyordum. O an parkurun geride kalan kısmını özler, gideceğim yerlere hasret kalıyordum diyebilirim. Tabi bu rüyayı görmeme destek olan ayağımdaki Scarpa Golden Gate 2 ATR ayakkabılarımın güvenli tutuşu ve muazzam yastıklaması ile neredeyse sırtımda olduğunu unuttuğum Scarpa Koşu çantamın sağladığı konfor sayesindeydi.

Süratlı Trail Koşusu, teknik kanyon inişi, geniş taşlı dere yatakları ve kısa off road tırmanışlar bitmiş, ilk cp geçilmiş ve hiç destek almadan sadece bir bardak su içerek yanımda taşıdığım jeller ve izotonik suyumdan yudumlar alarak yarışmaya devam ediyordum. Tabi ki de antrenmanlarda bu mesafeye vücudumu çok kez antrene ettiğim için yapabiliyordum. Artık kendimi bu coğrafyaya aitmiş gibi hissetmeye başlamıştım ve yanından geçtiğim kaya parçalarına dokunarak oralarda bana ait izlerin kalmasını istiyordum.

1750 rakımdan başlayan yarışma bizleri önce 1480’lere indirmiş ardından 85 dakika boyunca önce yol,patika derken off road bi şekilde Verticle yarışlarını andıran bir tırmanışa başlamıştık. 9 kilometre içinde 1020 metre tırmandık. 11. kilometreden sonraki 4 kilometre boyunca hiçbir patika olmadan 750 metre tırmanış kazanımını sadece yürüyerek ve  batonda kullanmayarak tırmandım. 2500 metre rakıma çıktım. Bu bölümde de Scarpa Golden Gate 2 ATR sayesinde hiçbir problem yaşamadan enerjimin tamamını zemine verebildim.

Erzevit Yaylasının güneyindeki düzlüklere vardığımda çobanlara ait çeşmeler ve çadırlar, sürülere ait yalakları görmek yorgunluğu ve hastalığı unutturuyor, ayrı heyecanlar veriyordu. Artık tepelerin zirveleri parlıyor olduğum yerden aşağıya doğru baktığımda ayaklarımın altında kalan bulutları görebiliyordum. Düzlüklerin başlamasıyla Scarpa Golden Gate 2 ATR’nin en çok hoşuma giden özelliği olan hızlanmaya sağladığı imkan ile süratimi arttırdım. Gözlerim her adımımda bir sonraki şeridi arıyor ve manzaranın tadını çıkarıyor, kulaklarım yere bastığımda taşlardan gelen melodiyi dinliyordu. Yaşadığım bu ortam ayakkabılarımın da verdiği güvenle süratimin daha da artmasını sağlıyordu. Artan iniş sertliği sadece basacağım yere odaklanmam gerektiğini işaret etse de her fırsatta kafamı kaldırıp doyamadığım manzaranın güzelliğine bakınıyordum. Özellikle yanından geçtiğim kayalıklara ve rakımdan dolayı küçük kalmış ağaç dallarına dokunarak izlerimi bırakmaya devam ediyordum.

Bu kadar teknik bir inişte hızımın fazla olduğunu fark etmiş ve o esnada sağ ayağımın 1-2 cm’lik kaydığını hissedince yüzümde bir tebessüm belirdi ve Scarpa Golden Gate 2 ATR’nin yetkililerine söyleyebileceğim bir kusurunu yakaladım diye düşünmeye başladım. Tabi ki de bu benim aşırı süratimden kaynaklanmıştı.

Scarpa çantamdaki sular tükenmiş, jeller yenmiş olsa da hala vücuduma hiç sallanma olmadan adeta bir atlet gibi yapışmış ve hiçbir yerime zarar vermemişti. O sert inişte bile ayakkabımın diğer beğendiğim en güzel özelliği olan ayak parmak uçlarımda hiçbir deformasyon olmadan ilerliyordum hatta yamaçta ayağımın üzerine düşen kaya parçası özel parmak ucu tasarımı sayesinde sadece ayağımı kaldırırken taşın ağırlığını hissettirdi. Ve bu hafiflikte bu tutuş, yastıklama ve güvenlik nasıl sağlanmış hala şaşırıyorum.

Teknik sert iniş yerini çok daha az eğimli single patikaya bırakmıştı ve yukarıdakilere nazaran daha uzun çam ağaçlarının arasında koşmaya devam ediyorduk. Bu patikada tekrar hızımı arttırarak ağaçların arasından slalomlar yaparak adeta süzülüyordum. Son 3 kilometrede toprak yola çıkar çıkmaz 2.cp’ye uğradım ve burada da 1 bardak su içip süratimi artırmaya devam ettim. Yaklaşık 03:30 pace’lere kadar hızımı yükselterek artık finishi beklemeye başladım.

Finish gözükmeye başladığında Scarpa Ekibimin beni bekliyor olması yarışma yorgunluğunu unutturarak parkuru 2.lik ile tamamlamamın verdiği mutluluğunu yaşamaya başladım. Destekler, tebrikler, hayranlıkla bakan gözler, samimi tavırlar bir yandan mutlu ediyor, diğer yandan eşsiz parkurun bitmesi ve keşke daha uzun etapları koşsaydım düşüncesi ile üzülüyordum.

Ekibimin herhangi bir sorunumun olup olamadığını sorması ve ardından hızlı toparlanmam için beslenme noktasına kadar eşlik etmesine çok memnun oldum. Beslenmenin ardından derhal Scarpa Takım aracımıza geçip rüzgara maruz kalmadan konforlu bir şekilde üzerimi değiştirdim ve Takım arkadaşlarımın finishlerine destek olmak için yarışma alanına geri döndüm.

Çok kısa süreye inanılmaz dostluklar sığdırdığım, kendimi bu ailenin bir parçası gibi hissettiğim, her anlamda desteklerini sunan Scarpa Ekibine teşekkürü bir borç bilirim.

İyi ki Scarpa…